tag:blogger.com,1999:blog-66662409330812544782024-03-05T14:01:18.782+03:00Fikir Mahsulleri OfisiBlog, Boğaziçi Üniversitesi vesilesiyle tanışan bir grup arkadaşın eseridir. Blogda "serbest kültür çalışmaları" diye tanımlanacak denemeler yer alır. Yazarları bir araya getiren, ortak siyasi duruş veya estetik beğeni değil, özgür düşüncenin meyvelerinin değerli olduğuna duyulan inançtır.
Bize ulaşmak için: fmoblogu@gmail.comUnknownnoreply@blogger.comBlogger176125tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-3097415236804278532016-12-11T12:19:00.002+03:002016-12-11T12:21:00.429+03:00Nasıl büyüdük? Şimdi niye büyümüyoruz? Ekonomik durumla ilgili gözlemler
Alper H. Yağcı, 8 Aralık 2016
Mevcut
ekonomik durumla ilgili bazı hatırlatma ve düşünceler. Çok orjinal şeyler
yazmayacağım ama derleyip toparlayıcılık adına faydalı olabilir. Ekonomide
nerden geldik, nereye gidiyoruz gibi görünüyor?
•
Türkiye’nin tüm önemli ekonomik krizleri ödemeler dengesi problemlerini takip
etmiştir. Bugün de önemli bir ödemeler dengesi problemi yaşıyoruz.
•
Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-84790154058670919542016-03-09T17:57:00.001+02:002016-03-10T12:28:56.035+02:00Neruda'dan bir şiirAlper H. Yağcı
<!--[if gte mso 9]>
0
0
1
65
375
University of Massachusetts Amherst
3
1
439
14.0
<![endif]-->
<!--[if gte mso 9]>
Normal
0
false
false
false
EN-US
JA
X-NONE
<![endif]--><!--[if gte mso 9]>
Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-12858668315915469922016-02-02T19:04:00.001+02:002016-03-09T16:55:59.695+02:00 Barış Manço’nun en güzel şarkısı Adele’den mi çalıntı, yoksa Led Zeppelin mi Kurtalan Ekspres? Popüler müzikte intihal meselesi üzerine
Alper H. Yağcı, 2 Şubat 2016
Hazır stoklarda
düşünce özgürlüğü tükenmişken siyasi yazılara ara verip künyemizde vaat
ettiğimiz ‘serbest kültür çalışmaları’ üretimine döneyim istedim. Hatırlayanlar
vardır, blog’umuz, hissesine düşen on beş dakikalık şöhreti bir edebi intihal (başkasının eserini kendisinin gibi göstermek) tartışması sayesinde yaşamıştı. Şimdi konumuz yine intihal, ama müzikteBalıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-24012298475511626062015-11-04T02:40:00.001+03:002017-11-10T13:08:43.816+03:00Nasıl Bir Başkanlık Sistemi? Başkanlığın Kurumsal Mimarisi ÜzerineALPER H. YAĞCI
Tayyip Erdoğan taraftarları Erdoğan istiyor diye
başkanlıktan yana, muhalifleri ise aynı nedenden ötürü başkanlığa karşı, ancak
her iki tarafta da büyük çoğunluk başkanlık sisteminin ne olduğundan habersiz
görünüyor. Bu yazıda başkanlık sistemini doğru anlamak için önemli olduğunu
düşündüğüm birkaç parametreden bahsedeceğim:
<!--[if gte mso 9]>
0
0
1
1932
11014
Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-55876848218876783692015-09-11T01:13:00.000+03:002016-05-17T09:48:23.175+03:00Kürt hareketinde üç tarz-ı siyaset
Alper H. Yağcı, 9 Eylül 2015
Önce barış. İlk
sözümüz bu olsun. Irkçı linç dalgasının bir an önce sona ermesi ve sorumluların
cezalandırılması temennimiz.
Şimdi konuya
gelelim.
Türkiye’nin bir
Kürt meselesi var. Meselenin özü devletin şimdiye kadar sunduğu aidiyet formülü ve
idare biçiminin Kürtleri tatmin etmemesi. Kürt hareketi içinde bu meselenin
çözümüne yönelik üç siyasi Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-71586163234038069192015-08-17T04:30:00.003+03:002017-03-05T18:53:59.044+03:00Batı neresi? Doğu neresi? Bir kavram kargaşasına müdahale denemesi
Alper H. Yağcı
‘Batı’da ve Doğu’da
ebeveynlik...’ ‘Batı’da ve Doğu’da kadın...’ ‘Batı’da ve Doğu’da insan...’ Peki
neresi bu Batı ve Doğu? Bu kelimeleri küçük harfle yazdığımızda (batı ve doğu)
iki yön kast ediyoruz ki bunlarda anlaşılmayacak bir şey yok. Büyük harfle
yazdığımızda (Batı ve Doğu) ise iki yer kast ediyoruz ama herkes bu yerlerden
farklı bir şey anlıyor, kafalar karışıyor.
Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-7644989910983876112015-06-15T13:18:00.001+03:002017-01-04T17:55:51.536+03:00Üçüncü Köprü İstanbul'u Nereye Götürür?<!--[if gte mso 9]>
0
0
1
59
337
University of Massachusetts Amherst
2
1
395
14.0
<![endif]-->
<!--[if gte mso 9]>
Normal
0
false
false
false
EN-US
JA
X-NONE
<![endif]--><!--[if gte mso 9]>
Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-89315704611720509672015-05-05T21:16:00.000+03:002015-05-05T21:26:46.899+03:00Tahterevalli Oyunları 2: Sultan Karahan’ın Hikayesi
Hayal ürünü bir hikayedir.
Sultan Karahan
çok uzun zaman önce tam da burada hüküm sürerdi. Bir devrin tarihçileri, artık
şüphe yok ki siyasi maksatlarla, kendisini bir paranoyak, saltanatını ise bir zulüm ve istibdat dönemi olarak tasvir ettiler.
Bu tasvirin yanıltıcı, en azından eksik olduğuna kaniyiz. Dönemin tüm yönleriyle anlaşılmasını sağlayacak daha
gerçekçi bir tasvirin iki Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-86157164588843065432015-05-02T23:42:00.000+03:002015-05-02T23:42:08.592+03:00Kitap okumaya devam - İtiraflar...Buradaki yazıların sıklığı da kitap okuma sıklığıma paralel oldu. Son zamanlarda kitap okumayı, dolayısıyla burayı da, biraz boşladım. Boşlama zamanı geçti diyelim ve kitaplara sırayla devam edeyim.
Kitaba geçmeden önce İtiraflar... Normalde okuduğum romanların neredeyse hepsi 2000'lerden önce yazılmış ve yayınlanmış romanlardan oluşuyor. Daha önceki yazılarımda bahsettiğim İhsan Oktay Anar ve Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-84765276002170318592015-03-16T09:00:00.000+02:002015-03-16T09:00:00.102+02:00Okumaya devam..
2015 yılı okuma
serüvenim devam ediyor.
İhsan Oktay
Anar’ın kitaplarının ardından Adalet Ağaoğlu’nun Yüksek Gerilim adlı öykü
kitabını okudum. Aslında yeniden okudum demek gerekir çünkü kitabı lisede bir
ders için almış ve okumuştum: ilk öykünün son sayfasını 23 Eylül 2000
diye imzalamışım. Kitaplığımı derleyip toparlarken gözüme çarpınca yeniden
okumaya karar verdim. Bendeki kitap, Oğlak Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-72527540414128178462015-03-04T23:36:00.001+02:002015-03-04T23:36:22.797+02:00Sergüzeşt-i Kitap
Evvela şunu
belirteyim: bu ve devamındaki yazıların kitap eleştirisi olmak gibi bir amacı, iddiası yok. Sadece
kişisel şeyler anlatıyor. Bu şeyleri anlatırken arada sırada da kitaplarla
ilgili yorumlarım vs da olacak ister istemez.
Uzun zamandır bir şeyler
yazmıyorum, paslanmış olabilirim. Affola efendim…
“Bir süredir bir
şeyler okuyamıyorum, hemen sıkılıyorum, okumadan zevk Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-71393672133083250852015-02-01T02:38:00.001+02:002016-05-17T09:48:54.920+03:00Başkanlık sistemi demokratik Türkiye için uygun mu?<!--[if gte mso 9]>
0
0
1
113
648
University of Massachusetts Amherst
5
1
760
14.0
<![endif]-->
<!--[if gte mso 9]>
Normal
0
false
false
false
EN-US
JA
X-NONE
<![endif]--><!--[if gte mso 9]>
Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-31944181655434506942015-01-14T14:46:00.001+02:002016-05-17T09:48:33.939+03:0016 Türk devleti?
Sağlaması otoriterlik ve militarizm ile yapılan bir milliyetçilik bizimkisi. Toplumun özeti devlet, devletin özeti de zorbalık aygıtı. Bir müsamere yapılacaksa neden bir Kaşgarlı Mahmud, bir Takiyüddin, bir Evliya Çelebi orada olmasın? Hayli keyfi Türklük kriterlerinin müsaadesiyle, bir İbn-i Sina, bir Harezmi? Balyan biraderleri, Zilciyanları görmeyi bekleyen yok ama bir Mimar Sinan? Sonra daBalıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-32712349126390353282014-07-21T18:41:00.001+03:002014-07-22T06:46:01.963+03:00Bazı doğrular ve burnu uzayanlar...
Güzel yurdumuzun güzelden öte vatandaşları, kısa bir zaman aralığı içinde sık sık (hatta eski düzeni düşünerek diyelim ki parmaklarının uçlarındaki boyalar silinmeden) sandık başına gönderildiğinden, hepimiz bir nevi hukukçu ya da en azından profesyonel seçmenler kesildik kendi kendimizin başına.
İlk akla gelen örneği Oy ve Ötesi olan bağımsız, zaman zaman da parti bağlantılı gönüllü sandık SE7INhttp://www.blogger.com/profile/17916163269448253896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-80606105080944705872014-04-02T00:09:00.004+03:002015-02-01T23:23:23.454+02:00Ankara Büyükşehir Belediye seçimlerinde hile yapıldı mı?
Alper Yağcı, siyaset bilimi doktora adayı, Massachusetts
Amherst Üniversitesi
Hile yapılıp yapılmadığı tanık ifadeleri,
fotoğraflar, tutanak vb belgeler ile ispatlanabilir. Ayrıca sandık bazlı oy
verisi istatistiki metotlarla analiz edilerek bu konuda bir kanaat
oluşturulabilir. Sandık
bazlı Ankara seçim verilerini bu gözle analiz ettim. Çıkan sonuçlar hile
şüphesini artıracak nitelikte: Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-67899162471244400982013-10-27T11:27:00.002+02:002013-11-03T15:15:19.906+02:00Türkiye'de Caz Belgeseli
Dün akşam Beşiktaş'taki Bahçeşehir Üniversitesi'nde bir belgesel izledim.
Türkiye'de Caz, aslında ekşi sözlük'te dolanırken karşıma çıkan bir entry sayesinde haberdar olduğum bir belgeseldi. Google hazretlerinde biraz araştırınca sadece belirli yer ve tarihlerde gösterim şansı bulan bir yapım olduğunu görüp mevcut ilk gösterim için yer ayırttım. Dün de gidip izleme fırsatı buldum. Bloga Unknownnoreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-66771385890436792452013-06-07T05:27:00.000+03:002014-12-31T10:39:36.252+02:00“Occupy Istanbul,” the “Turkish Spring,” or Something Else? Understanding the Protests in Turkey
ALPER YAGCI
Turkey was no democratic paradise before Erdogan’s JDP came to
power. But the balance of power was such that no single actor (be it a party,
civil association, or the military itself) was powerful enough to impose its
will on the society, even if they wanted to. Now that the JDP is so powerful
and without serious rivals, the country cannot afford anything other than
becoming Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-45089554484138164742013-05-04T12:28:00.000+03:002013-05-05T00:21:35.305+03:00Toplumsal olay polisliği, mekansal denetim ve İstanbul’da 1 Mayıs
İstanbul’da 1 Mayıs’ların bol dumanlı, tazyikli, biberli tarihine bir
yenisi daha eklendi. Emek sömürüsünden, sendikal hak ihlallerinden belki de en
çok bahsetmemiz gerektiği bir günde Taksim yasağı, sıkıyönetim uygulamalarını
hatırlatan tedbirler ve bunlara direnen gruplara karşı polisin güç gösterisini
konuşuyoruz. Diyarbakır’da, Adana’da, İzmir’de, Ankara’da, Mersin’de
mitinglerde neler Kıvanç Atakhttp://www.blogger.com/profile/17101022429468991422noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-56433260966892900052013-04-26T05:17:00.000+03:002015-12-01T12:10:32.596+02:00Petrol, Sınıf Çatışması ve Uluslararası Siyaset: Hugo Chávez döneminde Latin Amerika ve VenezuelaAlper H. YAĞCI
Venezuela başkanı Hugo
Rafael Chávez Frías 5 Mart 2013’te, 58 yaşında, kuşağının en çok tartışmaya yol
açmış siyasetçisi olarak öldü. Bugün Chávez’in ismi birbirine taban tabana zıt
iki hikayenin merkezinde yer alıyor: Birinci hikayeyegöre Chávezülkesinde büyük
felaketlere yol açmış yolsuz bir diktatör—ne eksik ne fazla. Diğer hikayeye
göreyse Chávez, ekonomik bir mucize Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-16115344423095975072013-02-01T00:49:00.003+02:002013-05-22T18:19:47.308+03:00Türk dizileri neden bu kadar uzun? Ekonomik ve diğer nedenler
Türk dizilerinin
bölüm süreleri neden bu kadar uzun?
Kime göre, neye
göre uzun diyeceksiniz. Türkiye’de de en azından ‘AB’ grubunun yoğun ilgisini
çeken Amerikan dizileriyle bir karşılaştırma yapalım. Yılda yirmi küsür bölümle
ekrana gelen Amerikan durum komedilerinin her bir bölümü (net, yani reklam
hariç) 25 dakikanın altında. Aynı gösterim sıklığına sahip CSI, 24 gibi
aksiyon/Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com5tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-51643715761594182082012-04-06T23:36:00.001+03:002012-04-09T23:30:41.449+03:00Halk Kütüphanesinde Bir Amerikalı - Kısm-ı Sani
Geçen hafta başlayan röportajın devamını buradan okuyabilirsiniz. Hafta içine yetişmemesinden dolayı da okurlarımızdan özür dileriz.
5. Osmanlıca
işin içine hangi noktada girdi?
Aslında temel Türkçeyi uzun yıllar önce öğrenmiştim, 1974-75
yıllarında. Ama o yıllarda Osmanlıcadan pek bahsedilmezdi. Tahmin ediyorum bunun nedeni
Osmanlı ile modern Türkiye arasına bir mesafe koymaktı. Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-57768705840243709182012-03-28T12:56:00.004+03:002012-03-28T12:57:00.008+03:00Halk Kütüphanesinde Bir Amerikalı - Kısm-ı Evvel
Yüksek lisans tezimi yazarken mahallemizde bulunan eski bir halk kütüphanesine devam etmeye başladım. Hem sessiz sakin bir mekandı haliyle, neticede bir kütüphane, hem kablosuz internet bağlantısı sağlıyordu. Hem de geniş bir mekanda hizmet veriyordu okurlarına. Kütüphaneyle tanışmam bu şekilde oldu, Caddebostan Muhtar Özkaya Halk Kütüphanesi. Kütüphanenin eski halini biliyordum aslında. Daha Unknownnoreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-62742240357105702752012-03-21T22:59:00.000+02:002015-06-28T08:55:35.472+03:00Türkiye’de sol siyaset imkanı ve imkansızlığı
Türk siyasetinin geçmişine dair bildiklerimiz ve
geleceğine dair öngörebildiklerimiz ışığında, sol siyaset nereye gitmekte?
Solun parti düzeyinde kurumsallaşması, kitlelerce benimsenmesi, anlamlı
politikalar üretip siyasete yürütme makamından katılması mümkün görünüyor mu?
Ben burada görece olumsuz bir yanıt veriyorum, ve bunun yakın dönemdeki başlıca
nedeni olarak da Kürt sorununa Balıkpazarıhttp://www.blogger.com/profile/08543102545600991896noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-21150647208416556422012-03-19T23:24:00.000+02:002012-03-19T23:24:38.730+02:00Tarihçi Cemal Kafadar ile SöyleşiBaşlık biraz aldatıcı aslında zira söyleşiyi yapan biz değiliz. Boğaziçi Üniversitesi Atatürk İnkılapları Enstitüsü'nde doktora yapan Ayşe Yazıcıoğlu'nun Toplumsal Tarih için gerçekleştirdiği bir söyleşi. "Tarihçinin Odası" adı altında tarihçiye, kelimenin gerçek manasıyla, odasına dair sorular da sormak kaydıyla gerçekleşecek bu söyleşiler. Blogda Cemal Hoca'nın bir kitabına dair de reklamsal Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6666240933081254478.post-16103148916680042572012-01-24T21:42:00.002+02:002012-01-25T00:03:03.326+02:00"Kesintili eğitim": Milli Eğitim Şurası'ndan kanun teklifine
Zorunlu eğitimin kesintili hale getirilmesi için Milli Eğitim Şurası kararlarının temel alındığı belirtiliyor. Ancak Şura, eğitim sistemimizde tarihsel öneme sahip ve eğitim yönetişiminde katılımcılığın sağlanması için önemli bir kurumsal düzenleme olsa da, bu türden ciddi kararların alınması için doğru çalışma yöntemlerine sahip değil. Ayrıca 18. Şura’nın kompozisyonu, Şura’nın toplanmasından 6Unknownnoreply@blogger.com1