Değerli okurlar,
Öncelikle blog'umuza özellikle son dönemde gösterdiğiniz bu yoğun ilgi için sizlere teşekkür ederiz. Yaklaşık üç yıldır yayında olan ve çok çok kaliteli yazılar barındıran ancak zaman zaman "kendi aramızda yazıp çiziyoruz galiba" gibi bir izlenime kapılmamıza yol açan blog'umuzun Elif Şafak'ın son romanı "İskender"le ilgili tartışmalar dolayısıyla bu kadar dikkat çekmesi bizi hem memnun etti hem de ziyadesiyle şaşırttı.
Ancak memnuniyetimizin ve şaşkınlığımızın yanında, çokca canımızı sıkan bir durum da hasıl oldu. O da bazı medya organlarında yer alan ve çalakalem yazıldığı çok belli olan "Fikir Mahsulleri Ofisi'nden intihal iddiası" minvalli haberler.
Şöyle ki daha önce birkaç kez dile getirdiğim ve "İskender"le ilgili yazıda da özellikle belirttiğim üzere biz kimse hakkında bir suçlamada ya da iddiada bulunmadık. Sadece Elif Şafak'ın Zadie Smith'ten "belki de intihal tartışmalarına yol açacak kadar esinlenmiş olabileceği" yönünde bir tespit yaptık ve bu esinlenmenin örneklerini sunduk.
Nitekim tartışmalara da yol açtı kitap ancak bu tartışmalar blog'daki yazının yayınlanmasıyla değil, Vatan gazetesinden Burak Kara'nın İnci Gibi Dişler'in çevirmeni Mefkure Bayatlı'yla yaptığı röportajda Bayatlı'nın "Bu kadarı tesadüf olamaz. Şafak, Zadie’nin kitabını şablon olarak örnek almış, aileyi Türk yaparak bir kitap yazmış. Konuyu basitleştirmiş. Özellikle pencere hikayesindeki benzerliği aklım almıyor. On tane öyle paralel hikaye yazılabilirdi ama pencere hikayesi paralel bile olmamış. Buna intihal denir. Uyarlarlama gibi bir şey olmuş. Esinlenmeyi aşmış" ifadelerini kullanmasıyla başladı.
Dahası, hepimiz, akademide, sivil toplumda ve medyada az çok kalem oynatmış kişiler olarak birinin intihal yaptığına o kadar da kolay karar verilemeyeceğini biliriz. Bu işin uzmanları, hakemleri vardır. Onlar gerekli incelemeleri yapar ve kararı verirler. Şu noktada da eğer bu tartışmalar edebiyat çevrelerince de ciddiye alınacak olursa, yapılması gereken budur. Bu da bizim blog'umuzun haddinin çok çok üzerinde ve kapsamının çok çok dışında bir durumdur.
Son olarak, "İskender"le ilgili yazıya gelen çok değerli yorumlar arasında zaman zaman Elif Şafak'ın şahsına yönelik hakaretamiz ifadeler içeren ya da "Elif benim romanımı da çaldı" şeklinde özetlenebilecek bazı nahoş yorumlarla da karşılaştık. Bu tür sevimsiz ifadelerin ve iddiaların yerinin hiçbir zaman bu blog olmadığını ve bundan sonra da olmayacağını herkesin dikkatine sunmak isteriz.
Keyifli okumalar dileklerimizle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder