Belgin Çelik, Katip Mustafa Çelebi Mahallesi muhtarlık seçimini bu yıl kaybetti. 360 (küsür) geçerli oydan 80 tane alarak, 83 oy alan emlakçı Cemil Şahin'in gerisinde üçüncü sıradaki aday oldu. Eski muhtar Salih Kahveci 200 oyla tekrar muhtar seçildi.
Muhtar Salih bey seçim günü boyunca oy verilen okulun kapısından her girenin elini sıkıp seçmen kağıtlarını dağıttığı esnada verdiği ödevleri (bakınız: ilgili ilk yazı) hatırlatarak büyük bir performans gösterdi. Kendisinin kaçırdığı seçmen ellerini kadınsa kadın, erkekse erkek yardımcıları yakalayıp görev bilirlikle sıktılar. Muhtar Salih bey seçim salonlarında da boy göstererek ödevini iyi çalışmayan seçmen evlatlarına yol gösterdi. Kısacası mahalledeki seçmen, Salih beyin sınavından geçti, ama demokrasi sınıfta kaldı.
Ancak suzanna'nın (ilgili ilk yazının yorumunda) dediği gibi Beyoğlu bağımsız belediye başkan adayı Saime Ülfet Taylı Taş gibi Belgin Çelik de yerel siyaset sahnesinde farklı bir söz söylenebileceğini, bu sözü söylerken hatırı sayılır büyüklükte destek alabileceklerini gösterdi. Alınan destek ve dolayısıyla reel bir sonuç elde etmek ile siyaset sahnesinde boy göstermenin sembolik önemini ayırmak gerekirse, ilki için Taş'ın %0.32'lik 406 oyu belediye başkanlığı gibi büyük ölçekteki bir yarışta pek reel başarı şansı yakalayamadı. Çelik'e çıkan 80 oy ise mahalle ölçeğinde güçlü bir aday olduğunu kanıtladı. Her iki durumda da, siyasetin erkek egemen oyununa yakıştırılamayan adaylar, varlıklarıyla oyunun kurallarını sorguya açtılar.
6 yorum:
Amargi'deki arkadaşlara dün sormuştum Belgin kaç oy aldı diye, onlar da 82 dediler. Eğer diğer muhtar 83'se çok üzüldüm şimdi...
Bir de ben bağımsız feminist adayın da aynı derecede başarılı olduğunu düşünüyorum. Beyoğlu belediyesi için DTP'yi saymazsak solun oyları TKP: 265, ÖDP:74, EMEP:3. Bağımsızlar toplamda 406 ama büyük kısmı Ülfet Taylı'yadır ;)
PS: Bu arada sayın bloggerlar ben bu blogdaki kimseyi tanımıyorum, tesadüfen gördüm blogunuzu, ve kolektif bir ürün olması çok hoşuma gitti. Ayrıca Bayburt var mı yazısını bilimsel bir araştırma olarak çok başarılı buldum, bir de otobüse koşan teyzelerin yüzlerindeki gülümsemeye ben de çokça şahit olmuş ama dile getirememiştim. Buraya bir başka yazıda da otobüste-durakta örgü ören teyzeleri de taşırsanız çok mutlu olacağım.
aaa bizi tesadüfen görüp okuyanlar da varmış meğersem, ben kesin tanıdık birisidir bu suzanna diye düşünmekteydim halbuki!!
e o zaman siz iki kere hoşgeldiniz efendim, başımızın üzerindesiniz :))
Ben seksek oy aldı diye duymuştum. Gerci Belgin Çelik'in Cemil Şahin'i geçmesi bir şeyi değiştirmeyecekti ama geçseydi ben de pek sevinirdim doğrusu.
Bildiğim kadarıyla Beyoğlu belediyesi için aday olan tek bağımsız aday Ülfet Taylı'ydı. Yanlış biliyorsam düzeltin lütfen. O yüzden 406 oyun tamamı ona diye yazmiştim yazıyı. Bu kadar oy başarısız demek istemedim. Kastım aldığı oy oranının, Çelik'in aldığı oy oranı ile karşılaştırıldığındaki düşüklüğü idi. Birinde mevzu belediye, diğerinde muhtarlık olduğu için de fark ölçek farkı demek istemiştim. Solun genel oy sayısı düşünüldüğünde 406 önemli bir sayı aslında. Tabi bu solun Türkiye'deki zayıflığını da gösteriyor ne yazık ki.
bu arada hakikaten "seksek" oy alsa ne komik olurmus... (oy sayimlari tamamlandi sayin muhtar adaylari ve ihtiyar heyeti. sayin celik, herkes tamam da siz "seksek" oy almis gorunuyorsunuz. 4ler 5ler ve 6lari atlayip geri geliniz lutfen)
Sevgili Belgin kazansanda kazanmasanda Almanya Köln`den kalbimiz hep seninle...
Seni seviyoruz!
"Seksek" oy alma halini gözümde canlandırarak beni gülmekten yerlerde sürüyen Halil'e teşekkürler!:)
Dil sürçmesi için özür diliyorum. "Seksen" olacaktı ama espiriden sonra değiştirmiyor önceki yazıyı olduğu gibi bırakıyorum.
Yorum Gönder